Teknoloji
Batman: İçimizdeki Düşman – Telltale Serisi – İnceleme
Telltale tarafından geliştirilen ve 2017 yılında yayınlanan oyunun ikinci dönemi, bir önceki döneme göre daha hareketli ve heyecanlı bir yapı sunuyor.
Bölümler halinde biz oyun severlerin beğenisine sunulan bu oyunda her bölümde farklı olaylar yer alıyor. Seri tadında ilerlediğimiz bu oyunda doğru zamanda basmamız gereken tuşlar bulunuyor. Ayrıca sinematik dövüş sahneleri, bize özenle anlatılan hikayeler, yapmamız gereken seçimler ve dahası bu oyunda yer alıyor.
Bu yazımda Batman’in ikinci dönemini inceleyeceğim. Oyunu kısa bir süre önce oynadım ve bitirdim ve şimdi sizlere deneyimlerimi aktarmak için buradayım.
Yine kötülük Yine kötülük
Oyunun ilk döneminde Two – Face ve Lady Gerim gibi korkunç karakterler yer alıyordu. Bu karakterlerle uğraşmamız ikinci dönemde yeni kötü karakterlerle karşılaşmamıza neden oluyor. İlk periyotta mağlup ettiğimiz bu kötü karakterlerin ardından daha güçlü ve etkili karakterler karşımıza çıkıyor. Oyunun ikinci periyodunda John Doe’nun Joker olma hikayesi, Harley Quinn, Bane, Mr. Freeze ve daha fazlasının şehre getirmek istediği kötülüğü engellemeye çalışıyoruz.
Zengin bir geçmişe sahip olarak karşımıza çıkan Bruce Wayne, ikinci dönemde de bu güçlü geçmişini korumayı başarıyor. İlk dönemde kaybettiğimiz ve yakın dostumuz haline geldiğimiz Lucius Fox’tan sonra tek müttefikimiz, uşakımız aramızda kaldı. Kâhyamızla çıktığımız bu macerada ikili, aralarındaki bağı asla koparmaz, birbirlerine yardım eder ve şehri kötülüklerden kurtarmaya çalışırlar.
John Doe’nun Joker olma hikayesi (John Doe ayrıca kimliği belirsiz kişiler olarak da adlandırılır)
Oyun bize sinematik bir hikaye deneyimi sunduğu için arka planda birçok karakterin anlarına tanık oluyoruz. İkinci sezonda John Doe’nun özellikle Joker olma hikayesi ön plana çıkıyor. Hatırlarsanız John Doe ile ilk girdiğimiz hapishanede tanışmıştık. John’un yardımları sonucunda burada arkadaş kaldık ve bu dostluğu bu süreç boyunca sürdürmeye çalıştık. İkinci dönemde John ile yeniden dostluğumuz devam ediyor. Ama bu arkadaşın gidişatı tamamen size kalmış.
Oyun, yaptığınız seçimlere ve yaptığınız seçimlere değer verir. Öte yandan karakterlerin ortasındaki ilgi alanlarınız da bu seçimlere göre değişiyor. Bu yüzden, John Doe ile aranızdaki bağı bozmak ya da bozmamak tamamen size kalmış. Oyunda John karşımıza ilk olarak başkalarından emir alan bir tip olarak çıkıyor. Bu süreçte tıpkı ilk olarak cezaevinde tanıştığımız ve birbirimize sözler söylediğimiz gibi sözlerimizi dinliyor. Ancak bu durum alışılmış bir durumdur ve gelecekte değişecektir.
daha fazla etkileşim
Batman’in bu ikinci döneminde bana göre ilk döneme göre daha fazla etkileşim unsuru var. Çünkü ilk dönemde çok daha sinemasal bir deneyim bize sunuldu. Hatta bir orta klavye ve fareyi düşürdüm ve yeni izlemeye başladım. Ancak ikinci dönemde bu durum tamamen değişmiş ve daha çok etkileşim ve aksiyon öğeleri devreye girmiştir. Bu nedenle ikinci dönemi oldukça beğendiğimi söyleyebilirim.
Oyunun ikinci bölümü oldukça aksiyonlu ve heyecanlı geçiyor. Karşımıza çıkan bu yeni kötü karakterler her zaman işleri tersine çevirmeye çalışıyor ve biz de onların ortasında harekete geçiyoruz. Özellikle Bane karakteriyle olan çabalarımız çok daha heyecanlı. Bane ile olan çabalarımızı bir işveren savaşı olarak nitelendirebilirim. Çabalarımızda gerçek zamanlı olarak basmamız gereken tuşlar var ve bu tuşlara bastığımızda estetik bir dövüş sineması deneyimi izlemeye başlıyoruz.
Yine aksiyon ve dövüş etkileşim unsurları dışında ikinci periyotta keşfedip dokunabileceğimiz daha çok unsur var. İlk dönemlerde bu alanlar kısıtlıydı ve çevremizde çok fazla keşif ve yürüyüş yapamıyorduk. Ancak bu dönemle birlikte bu durum biraz daha genişledi ve bizlere biraz daha boş alan sunuldu. Bu etkileşimi artıran unsurlardan biridir. Ayrıca bu özellikler oyunda daha fazla kalmamızı sağlıyor.
Kötüleri iki farklı şekilde yenebiliriz.
İlk dönemdeki etkileşim ve seçenek durumları ile bu dönemin aksiyon anını karşılaştırırsak bu yapımda daha fazla seçenek bizi bekliyor. Yani kötü bir karakterle uğraştığımızda karşımıza iki farklı yenilgi seçeneği çıkıyor. Bu ilk dönemde biraz daha sınırlıydı ama bu dönemde bu durum oldukça yaygın. Örneğin Joker karakterini istersek batarangımızla etkisiz hale getirebiliriz ya da kancamızla duvara tutturarak kendimize çekip yumrukla yere serebiliriz. Bu seçimler tamamen bize kalmış. Oyun, tercihlerini tamamen bize bırakıyor.
Yine bu dönemde kullandığımız silahlar da daha fazla çeşitlilik gösteriyor. Eskiden sadece yumruk, batarang ve kaçış kancamızı kullanırken şimdi elektroşok cihazları ve daha fazlası devreye giriyor. İkinci dönemde yine bu araçlarla daha fazla etkileşim halinde oluyoruz. Yukarıda bahsettiğim saldırı araçlarını düşmanlar üzerinde etkili bir şekilde kullanıyoruz.
Sinematik bir QTE deneyimi
İkinci dönemle birlikte aksiyon ve dövüş öğelerinde artış yaşanıyor. Bu artışla birlikte gerçek zamanlı olarak gerçek butona basmamız gereken bir mekanik olan QTE ile oyunda sık sık karşılaşıyoruz. Kötü karakterlerle girdiğimiz uğraşta karşımıza makul tuşlar çıkıyor, bu tuşlara zamanında basmak zorunda kalıyoruz, eğer çok geç kalırsak karakterimiz düşman karşısında mağlup oluyor. Bu nedenle, zamanlamayı doğru tutmalı ve doğruluk düğmesine basmalıyız.
Oyundaki bu QTE sistemi bize herhangi bir zorluk çıkarmıyor. Bundan dolayı her oyuncunun hızlıca basabileceği seviyededir. Oyunda bu konuda herhangi bir zorluk yaşamıyorsunuz. Aksiyon sırasında bastığımız bu tuşlar ile birlikte sinematik bir dövüş sekansı karşımıza çıkıyor. Batman’in kötü karakterlere karşı estetik vuruşları, kaçış taktikleri, kullandığı saldırı araçları ve dahası bizlere aktarılıyor. Bu da seyir zevkini artıran unsurlardan biridir. QTE istemi ile birlikte hem oyuna dahil oluyoruz hem de sinematik bir sekans izliyoruz.
Oyunda zaten belirli tuşları kullanıyoruz. Bu tuşların ortasında W, Q, E, Shift + E, Shift + Q gibi tuşlar yer alıyor. Bu tuşlara alıştıktan sonra QTE mekaniğinde rastgele bir karmaşa yaşamıyorsunuz. Tuşlar ekrana gelir gelmez elleriniz otomatik olarak o tuşlara gidiyor ve rahatlıkla basıyorsunuz. Bu sayede önünüzdeki düşmanı kolayca yenebilirsiniz.
Karakterlerle aranızın kötü olup olmaması size kalmış.
Oyundaki korkunç karakterlerle belirli etkileşimlerimiz var. Bu karakterlerle kötü ya da güzel olmamız tamamen seçimlerimize bağlıdır. Bu seçimler ışığında ya o berbat karakterle ilerliyoruz ya da tamamen parçalanıyoruz. Bu mola sürecinde artık bunu aşmanın yollarını arıyoruz. Örneğin, John Doe ile yeterince iyi olmamız, diğer kötü karakterlere sızmamızı sağlar. Bu sızma sayesinde diğer kötü karakterlerle tanışabilir, onların duygu ve düşüncelerini manipüle etmeye çalışabiliriz. Bu bahiste oyun bize çeşitli seçenekler sunuyor. Tabii günün sonunda etkileşim kurduğumuz kişi korkunç bir karakterse onu bir şekilde yenmek gerekiyor.
Bu yazımda Batman’in 2. dönem incelemesini yaptım. Bu dönemde yukarıda da belirttiğim gibi daha çok aksiyon ve dövüş sekansları, daha çok etkileşim ögeleri, daha çok keşfedilecek eşya ve daha çok QTE sekansları yine bizlere sunuluyor. Oyunda yaptığımız seçimler çok değerli. Hikaye yaptığımız seçimlere göre ilerliyor ve karakterlerle uzlaşıp barışmayacağımız, kimin hayatta kalıp kalmayacağı bu seçimlerle şekilleniyor.
Oyunun ikinci periyodu birinci periyoda göre daha hareketli ve aksiyonlu geçiyor. İkinci periyodu kesinlikle oynamanızı tavsiye ederim.